Pages

29 Mart 2015 Pazar

Son duman

Durdu
Aşık olduğu şehrin pis havasından derin bir nefes aldı.
Tüm zerrelerini dolduran pislikle başladı düşünmeye.
Bu kadar zor anları yaşayacak kadar ne yapmıştı?
Değer vermenin sonu neden hep hüsrandı diye düşündü durdu.
Oturduğu bankı yatağı yaptı.
Sigarasını şömine
Hayallerini yorgan...
Ve başladı derin ama cevapsız sorulara
Her soru bir düşüşün çelmesiydi
Her düşüş çamurlu bir yol
Hayat sonu gelmez bir uçurum...

Cevap bulamadıkça yoruldu
Yoruldukça daha da sıklaştı nefesleri
Sigara en büyük arkadaşı
Gökyüzü en büyük dostuydu.
Anılardan film yaptı
Aşık olduğu şehrin yalancı güzelliğinde
Başrol olmak hiç istemedi.
O'nu görmek fikri her şeye bedeldi...
Durdu
Ömrünün sonunu düşündü,

Sigarasından son bir duman alarak...

28 Mart 2015 Cumartesi

İzler

Geçmiş..
Şimdi bir ayna karşısında
İzleyip durduğum yara izi
Her bakış bir hatırlayış
Her dokunuş
Anıyı biraz yaşayış
Geçmiş
Hatıralarla daimi başa dönme
Sıkılmadan tekrar tekrar yaşama hissi
An bile ona koşmak.

Yara izi taşımak gibi hatıralar.
Kimse görmese
Senin körleşemediğin
İçeride başladığı andan beri kanayan
Nice dikişlerin bile engel olamadığı..
Geçmiş
Gözü kapamanın bile yitiremediği
Geçmiş
Hiç geçmemiş
Geçmeyen izler gibi…
Aynaya bakmak yerine

Hatıralara bakmak gibi.

26 Mart 2015 Perşembe

Dün

Dün gitti
Bugün varla yok arasında garip bir soru
An hayatın omuzların yüklediği belirsizlik
Geçmiş geçmeyeni, bitirmiş
Gözler acının aynası
Yaş yara izleri
Gelecek artık uzak ihtimal
Yok edemediğin anlar birer perde gözlere...

Etrafı görmene imkan yok.
Sevgi bizle güzel değil artık.
Sevgi başlı başına tek taraflı
Sen şimdi acı bir hatıra gözde ki gibi
Ben yeni acıların ev sahibi
Ben şimdi misafirperver
Acı yüzsüz misafir
Ben şimdi bir aciz

Şimdi kimsesiz...

Geri ver

Umuda yolculuğumun adıydın sen
Zorluklarla çevrilmiş hayatımın Fatih’i
Kaçışlarımın gardiyanı…
Açlıktan gelen arayışımın çaresi
Bulamadığım ekmek.
‘Umut fakirin ekmeğiydi’
Yaşamın ve yaşatmanın zorlaştığı
Acıların galip geldiği karartılarda
Aydınlıktın.

Yol gösteren umudun adıydın sen.
Hayata küsmüş bir çocuğun çikolatası
Ağlayan bir bebeğin anası
İlmin başlangıcının hocası
Yarının habercisiydin sen…
İnanmanın zaferi
Doğacak sabahın güneşi
Kendini kaybetmişin yoluydun.
Yaşama tutan eli
Seven kalbi
İsteyen ruhu…
Bendin sen.

Beni bana geri veren.

25 Mart 2015 Çarşamba

Duygu

Sustu bazen
En şiddetli bağırmalarıyla
Konuşsa kimse anlayamayacaktı
Sustu.
İçinde ki hüznü ifade etmeye
Gücü yoktu,
Anlatacak kelimeleri de
Bazen bu sebepten farklı dillere yönelmeyi bile istedi
Sustu
Karşısındakilerin umursamazlığını bilerek
Dost görünenin yokluğunu görerek…

Sustu
Gezdiği diyarlarda bir iz aradı
Aynaya baktığında gördüğü
Katranlaşmış bir yüz aradı durdu.
Buldu
Gözleri buluştuğunda.
Sustu
Ama dili sustu
Göz yılların tüm birikimini
Saniyeleri yıla çevirerek kustu.
Bildi aynı duyguyu paylaşanların
Acıya kardeş olduklarını
Gördü                                    
Dünya üzerinde bir başına olmadığını
Rahatladı
Kendini anlayan bir kulun daha olduğunu bilerek
Sevdi
Bilmişliğin ötesine giderek
Ve yazdı

Aynı duyguya hakim olanlara ulaşana dek.

23 Mart 2015 Pazartesi

Yürümek

Yürümek
Daha hızlı ve daha da uzağa
Yürümek
Ne yağmura yenilmek
Ne çamura
Sadece yürümek kaçar adımlarla
Ondan kalan her anıdan uzaklaşarak
Yürümek
Önüne baktığın her adımda
Ondan kalan bir anıyı bırakarak

Yürümek
Döndüğün her köşe başından
Geçmişi de unutarak.
Ve koşmak
Karanlıktan
Ağaran tan yerine
Ve bilmek umudu
Yarını, yarını vereni
Silmek geçmişi
Anıyı, arda kalanı
Ve bilmek sevdanın yok olduğunu
Ve yürümek şimdi daha da hızlı

Yalnızlığa...

22 Mart 2015 Pazar

Uçurum

Bir yanım derin uçurum yine
Heyelana uğramış bir arazi
Sular altında kalmış bir köy
Umutsuz bir avcı
Bir yanım sensiz yine
Ayrılığın ortaya çıkardığı bir garip
Yokluğun getirdiği bezmişlik..
Bir yanım sen dolu artık
Bedenim bir savaş yeri
Ben büyük gazi.

Ruhum en derinden yaralı
Takat hiç kalmadı
Ben bir başına bir dünya şimdi
Etrafı seninle çevrili
Ne ben olabilmek var artık
Ne de sana teslim.
Ben bir kimsesiz şimdi
Kimsesizler yurdu olmayan
Bir çaresizlik artık hayat..
Savaşın ortasında kalmış
Bir çocuk şimdi ben
Her taraf ölüm

Her yer sensizlik...

21 Mart 2015 Cumartesi

Kim ?

Nereye gitmeli
Ne taraf bize gerçeği sunacak
Kim gerçekleri en derinden fısıldayacak bize
Ve kim saracak oluşan yarayı
Çıkarsız yürümeye kim öncü olacak
Kim öğretecek sevginin karşılıksız
Çıkarsız e beklentisiz olduğunu
Cahil bir çocuk kimden öğrenecek.
Kim gösterecek biz gibilere yolu
Sorulara kim cevap verecek
Enfal 63’ü, İsra 13’ü kim belirtecek.
Kim tutacak düşeni
Kalkmalarda kim değnek
Bizi bize kim saracak
Dünü,bugünü,yarını
Umudu,hayali
Seni,beni, bizi
Kim bilecek
Kim sevecek
Kim saracak…

16 Mart 2015 Pazartesi

Işık

Özledim bir şehrin karanlık sokaklarında
Işığa muhtaç gözler gibi aradım durdum.
Bir kıvılcım bile yetecekti yönüme
Ama yoktu
Ne bir ışık vardı bu karanlık gece
Ne de sen ömrümde
Yollar vardı gidecek,
Ne yönü belliydi
Nede varılacak yeri...
Amaçsızca arıyordum,
Önümü görmekten yoksun...

Çabaların bile işe yaramadığı zamanlar
Ben varım
Hayaller var
'Umut tek güç'
Ama sen...
Umudun beslediği
Gecenin karanlık
Kalbin aydınlık olduğu birandayım
Kurak topraklara düşen yağmur tanesi
Her hayalin
Ben direnmeye çalışan mevsim meyvesi
Ben sana muhtaç bir adam
Ben umut ile büyüyüp olgunlaşan
Ben seven
Ama sevilmeyen

Karanlık şehir sokaklarında...

Sevdalar

Kilometreler nedir ?
Nerede anlam kazanır
Nerede sadece birer rakam
Nerede baştan sona acı...
Uzaklık ayrı şehirler ki
Ayrı kalpler midir ?
Kilometreler mi aşılması imkansız
Düşünceler mi ?
Kalbin uzanamadığı uzaklık var mı dünyada
Mekke ne kadar uzak

Medine
Kudüs
İstanbul...
Sevmek neden zor o vakit
Mesafeler neden baş kahraman
Hikayeler neden acı?
Kim inandırdı bizi bunlara
Görmeden de sevmenin yerini kim çaldı
Yada kim aldı kalbimizi
Beynimiz
Fikrimiz
Bizi bizden kim aldı?
Postacıyı bekleyen gözlere ne oldu...
Sevda şimdi hangi zarflarda...

An-Anı

Neresinde kalmıştık bizli hayallerin
Hangi umut tohumlarını ekiyorduk geleceğe,
Yarından emin.
Neleri değiştiriyorduk hayatımızdan
Ayrılmak fikrinden uzak,
Kaç karar almıştık.
Kaç baharlar geçirip bir kalmıştık,
An’ı bırakıp yarınlarda…
Gitmenin aklımıza gelmediği hayallerin başında mıydık
Yoksa her hayal bir parçamızı koparan mı
Tatminsizlik miydi bizi siz yapan.
Nedendi gidiş
Yok oluş
Bizi siz yapan neydi…
Aynı bahçede okuduğumuz kitapları kim aldı?
Kim aldı hayallerimizi
Seni benden kim aldı…
An’ı unuttuğumuz bir günün sabahındayım.
Hayallerim sende kaldı

Anılar bende…

Mücadele

Hayat hep umutsuzluk değildir insana...
Önemli olan tek nokta yakalamaktır.
Kenarından, köşesinden
Tutup da bırakmamaktır.
Savaşmaktır bir karış toprak için
Mücadeleden yılmamaktır.
Olumsuzluklardan korkup
Keşkelere gömülmemektir hayat.
Tutmaktır hislerini
Duygularını dinlemektir.

Kör olmaktır,düne
Sağır olmaktır.
Sarılmaktır hayat
Hayaller
Yine gelene
Gelmek isteyene...
Hatalardan ders alıp sevmektir.
Kaybolmaktır gözlerde
Bir olmaktır.
Aynı hayallerde başrol olmak
Arkana bakmadan yürümek
Ufka ulaşmaktır hayat.
Sevmektir hayat.
Acının seni sevdiği gibi,

Yeni geleni sevmektir.

14 Mart 2015 Cumartesi

Belirti

Uzun bir yolculuğun başındayım
Ne dönmeye yüzüm var
Ne ilerlemeye mecalim
Bıraktıklarım aslında hiç olmayanlar
Varacaklarım var mı o bile meçhul...
Başlangıç düz bir arazi
Ne sonu var
Nede sana dair belirti.
Varlık şimdi ihtiyacın ta kendisi
Hayal yaşama belirtisi
His bir ölünün ki kadar...

Mesafeler aşılmak için
Molalar isteksiz yolculara,
Hanlar sevdanın keyfekederleri..
Ben...
Ciğerimin patlamasına müsade eden
Soluğu sadece hızlı varabilmek,
Sana gelebilmek için kullanan...
Yollar dünya hali hepsi bir ayrılık
Ben tüketmeye yemin etmiş
Aciz bir âmade...
Sen aslında hiç olmayan,
Ben seni bende mecbur kılan.
Yollar bir acı hatıra şimdi,

Ben kaldırımdan ibaret...

12 Mart 2015 Perşembe

Savaş Meydanı

Savaşlardan kim galip çıktı
Kim kurbanlarına rağmen gerçekten kazandım dedi
Kim emindi mücadelesinden
Kim bilirdi yarını
Kılıçlar mı daha keskindi meydanlar da
Sözler ki dökülen öfke ile dudaktan
Yarın savaşı seni mi galip çıkardı,
Ben meydanından
Mağlup olmanın verdiği esarete mi vurgundum
Yoksa duyduğum arzu savaşa bile kabul müydü?

Sen olmak ben iken
Biz olmak hangi savaşın ön hazırlığı?
Surlarını aşmaya hangi hazırlık yeterdi
Kaç kalem lazım gelirdi başkentine varmaya
Sana gelmeye
Biz olmaya
Tariflerin hangisi...
Yok olmak
Hiç olmak ne demekti bu yolda...
Kaybolunan
Hiç olunan
Sevdanın hiç ettiği zamanda
Ölümün bile tiye aldığı beni
Şehit mi sayarlardı
Kendi canına kıyan
Bir aciz
Bir deli
Bir aşık ?

10 Mart 2015 Salı

Bekledim..

Gitti
Ne bir bakışı kaldı geriye
Nede tatlı bir tebessüme sebep olacak hatırası
Gitti
Biten sevgisi ile başlayan kurtulma hissine.
Sözcükler dökmeye çalışırken,
Bitti
Kulaklarını kapadığı seslerden
Söylediklerini duymayacak kadar küçülerek
Yok şimdi
Geriye kalacak hatıralarını bile bırakmamak için
Yükselttiği ses tonunda
Yürüdü
Umursamazlığını üstüne en nadide takı yaparak
Bilmedi
Her adımı bir acı hatıranın anası
Bir anının celladı olduğunu
Gitti
Gelmedi
Bilmedi
Duymadı...
Kaldım
Gitmedim
Bildim
Duydum...
Attığı her adımı
Söylediği her sözü
Nefret dolu her bakışı
En derin noktalarda biriktirdim.
İzledim
Son hatıraları benimseyip
Ömür boyu yaşamak, yaşatmak için
Ve gitmedim
Bekledim gelir diye
İzledim son hatıraları..
Ve sevdim...
Ve sevdim tekrardan sever diye
Ve bildim...

Seven sevdiği ile beraberdir…

5 Mart 2015 Perşembe

Çentik

Sabahı gören kaç canız burada
Kaç ruh eşlik etmekte beden otururken
Hayaller hangi anıları tekrardan yaşamakta
Geçmiş geçmeyeli kaç yıl geçti,
Ömründen yüzyıllar götüren..
Vakit yine hangi hayalde güç kaynağı
Ben kaçıncı ölüm düşüncesinde
Kaç çentik atıldı sen gideli
Kaç kalem tükendi satır başlarında
Ölüme kaç secde kaldı
Bize kaç dua
Hangi aminim de ki göz yaşımdın
Özlemsiz geçen kaç rükum
Ben hangi cemrede unutmuştum bizi
Sen hangi yazı kış etmiştin
Hangi deniz donmuştu o gün
Hangi bulut canavar olmuş...
Gökyüzü ne vakit boyandı kızıla
Ruhum nerede siyahtı.
Sen hangi yok da beyazlandın
Hangi noktada kırmızı süsledi
Ben hangi zamanlarda kana susadım...
Sen hangi çıkmaz sokakların sonu
İsmin kimin hatırasında artık
Can ne kadarda anlamlı
Ölüm ne kadarda yakın
Biz ne kadarda ırak…
Sen hangi arşın zirvesi
Ben hangi toprakta karınca
Ben hangi buzulda son bulacak
Ne vakit arşta var olacak...
Ölüm ne zaman gelir

Sen ne zaman...

3 Mart 2015 Salı

Ay aydınlık

... Kabus dolu bir uykunun daha sonu bu çığlık
Etraf zifiri karanlık.
Ben karanlıktan değil de düşüncelerden kör.
Oda bakmaya korkar olduğum ayın ışığı altında aydın,
Gözlerim onu görmekten aciz..
Hiç umurumda bile olmayan yer,
Yeri kaplayan halı
Halıyı yol edinmiş ruh.
Korku beni benden almaktan ziyade,
Bana veren.
Düşüncelerime boyut atlatıp yanında kılan
Hayaller senin başrolünde en iyi aşk filmi.

Gözlerim halı desenlerinde bile sen
Etraf beni sana veren...
Ellerim arayışını sigarayı bulana kadar bırakmıyor...
Bedenen iyi olmak artık rafta
Kalben ve ruhen sonsuz bir savaş
En büyük sukut iki satır arası...
Karanlık dosta engel
Avuntu ezberden ibaret,
Dil tekrar etmekten aciz
Kalp atmayabilse keşke...
Hayat umutsuzca var olan
İnsan umuda kelepçe vuran
Hayal tozpembelikten uzak artık
Işık sonu gelmez yollarda,
Umut ışığın ucunda…
Acizlik acının başlangıcı
Körlük manen bir ölüş
Umut körün parmak uçları
Hayat yataktan kalmak
Acı uyku
Sen yokluk
Ben, Sen

Ben yokluk... 

2 Mart 2015 Pazartesi

Sabahlar

Zaman O'na beş kalmadıktan sonra neye yarar.
Sabahın gelmesi kimin umurunda.
Akşamlar kavuşma olmadıktan sonra,
Acıdan başka ne verebilir ki?
Vakit yine yalnızlığın son demi
Acı annesinden koparılan çocuğun gözyaşlarıyla eş değer
Ve ben ruhunu ummanda bırakmış,
Önünü görmekten aciz bir beden.
Varlık taşımaya anlam bulamadıkça, yokluk.

Sabahlar rutinlikten öteye geçemeyen
Zaman onu bulmak için var olan sebeplerden biri
Ve ben arayışlarda kaybolmuşlardan...
Yoğun düşüncelerin dünyadan kopardığı anın ikindisindeyim
Her yer sen
Her yer sessizlik
Her yer bizi ayıran…
Ayrılığın ayırdığı bedenlerin toplandığı bir yer var mıdır?
Beni anlayabilecek bir göz
Onu bulacak bir el
Bir kalp..
Ve ben umutlar eşliğinde,

Her vakitte daha çok yok olan…